İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle, TÜRES tarafından düzenlenen "2010 Yılında 2010 Çeşit Lezzet Festivali" 9 Ekim Cumartesi günü Feshane Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde ikinci kez düzenlendi ve Dünya'da ilk kez 2010 çeşit yemek birarada sunuldu.
3500 yıllık Hitit mutfağından yöresel Türk mutfağımıza ve Osmanlı mutfağımızın birbirinden zengin lezzetlerine ev sahipliği yapan böylesi özel bir Festival kaçırılamazdı elbette... Bu sebeple bizde birkaç blogger arkadaş toplanıp Feshane'ye gittik.
Dile kolay 2010 çeşit yemek biraradaydı. Öncelikle göze sonrasında da midelere hitap eden tam bir lezzet şöleniydi gerçekten. Hem tadına bakabiliyor olmak hemde tariflerini alabiliyor olmak muhteşemdi üstelikde tek kuruş ödemeden:) Elbette tüm lezzetleri tatmak imkansız hele benim gibi bir için.. Ancak buna rağmen elime ne zaman çatalı alsam karşımda bir kamera ve bir mikrofon vardı... En sonunda pes edip "tamam arkadaşlar ben bir daha elime çatal almayacağım" dedim... Dedim ancak uygulayamadım...
Şu güzelliğe bir bakın lütfen bu lezzete kim "hayır" diyebilir. İçi az pişmiş iç pilav ile doldurulmuş köy pilicinin üzeri tuz ile kaplandıktan sonra 3 saat pişiriliyor, hem emek hemde lezzet birarada...
Hitit mutfağında iki kategori olduğu dikkat çekiyordu, biri et yemekleri bir diğeri ise ekmekler. Ayrıca Hititler, tanrılarına kurban vermek yerine insan şeklinde ekmek yapar ve onu ikram ederlermiş, bu resimde gördüğünüzde işte bu ekmeklerden biri.
Velhasıl bu özel günün sonunda; pek çok özel lezzetleri tatmış, işinin uzmanı şefler ile yöresel lezzetleri yapan maharetli elleri tanımış, tarifler konusunda tatlı sohbetler yapmış olmanın verdiği haz ile ağızlarımızda hoş tatlar, yüzlerimizde tatlı tebessümler kaldı...
